📺 MEDYA HABER

[televizyon][twocolumns]

🖥️ DİJİTAL TV

[Dijital TV][bsummary]

🎬 FİLMOGRAFİ

[Filmografi][twocolumns]

⭐ MAGAZİN

[magazin][bsummary]

🎤 RÖPORTAJ

[röportaj][twocolumns]

💎 MODERNİZE

[modernize][bsummary]

🏆 SPOR

[Spor][twocolumns]

⏳ AKTÜEL

[Bilgisel][bsummary]

⚙️ TEKNOLOJİ

[teknoloji][twocolumns]

📡 TV REHBERİ

[TV Rehberi][bsummary]

⚠️ ALARM

[Alarm][bigposts]

🎞️ FTV ORİJİNAL ⁴к

[FTV Orijinal][twocolumns]

MEDYADA BÜYÜK TEMİZLİK OPERASYONU YAPILIYOR

Televizyonculuğun başlangıç hikayesini bilmeden, günümüzdeki medya skandallarını anlayamazsınız. Bu yüzden konuyu kendi televizyonculuk hikayem üzerinden anlatacağım. Türkiye'de 1968 yılında TRT ile televizyonculuk başlamış ve 1992 yılında özel televizyonların kurulmasıyla farklı bir boyuta geçmişti. Özel kanallar, TRT'nin katı kurallarını yıkarak Türk halkının televizyon izleme alışkanlıklarını değiştirmek için sansasyonel programlara yöneldiler. O gün yapılanlar bugüne yansıdı. 

Ben de 1992'de ilk özel radyo televizyonculardan biri (Sunucu-Dj-Yönetmen) olarak o dönemlerdeki hocamdan TRT kültürü aldığım için izleyiciye ve konuklarıma düzgün hitap biçimi kullanırdım. Programlarım sıra dışı olsa da aykırı değildi ve usturuplu içeriklerim diğerlerinden farklıydı. Bu farklılıklar bana başarıyı ve izleyiciyi getirse de, televizyon yöneticileri ''Sansasyonel'' işleri daha çok seviyorlardı. Hatta, çok basit görünse de, ''Siz diye hitap etme. SEN diye konuş'' derlerdi. Defalarca bu konuda uyarıldım. Program 4 saat sürüyordu ve konuğum olmadan ekranda 45 dakika aralıksız sadece kameraya bakarak konuşabilen birine hitabet öğretmeye kalkıyorlardı. Kendileri 5 dakika konuşamayan insanlardı. 

Bana değer verdiklerini de bilir ve hissederdim ama hep bir mesafeleri de oluyordu. Çünkü, sanat ve televizyon camiasında her zaman söylediğim kural 30 yıldır devam ediyor: ''Onlar gibi değilsen, seni barındırmazlar.'' Eğer ben o dönemlerde uzun saçlı ve yılan derisi pantolonlar giyen sıra dışı görünümlü sporcu bir genç olmasaydım belki de kapılar bana hiç açılmayacaktı. Görüntüm arızalıydı ama, s.gara içmiyorum, a.kol kullanmıyorum, madalyalı sporcuyum ve televizyon formatlarımın hepsi usturuplu elle tutulur cinstendi. Fakat beklenti hep bunun tersi oldu. Büyük mücadele verdim ama bu dengeyi iyi kurduğuma inanıyorum ki kalıcı oldum. 

Günümüzde ise bu tür durumlar tamamen boyut değiştirdi ve bazı kadın spikerlerin vücutlarıyla yer bulduğu bir ortama dönüştü. Programlar da format olmaktan çıkıp aykırılığa dönüştü. En basit örneği, ''Magazin'' adı altında yapılan programlar ''Kasaplık et'' formatına dönüştü. Eleştirilmesi gerekenler ödüllendirilirken, onları eleştirenler tepki alır oldu. 

Yıllardır, ''Medya Hafızası'' denebilecek kadar çok bilgiyi ilk kez benden duymuşsunuzdur. Televizyonculuk etik ilkelerine sahip biri olarak sektörümüzde dejenere olan programları ve ekrana yakışmayan hareketleri hep eleştirmekteyim. Sektöre 18 yaşımda çok hızlı girince magazinden aktüele, müzikten yarışmaya, spordan habere her çeşit program yapmışlığınız oluyor. Yanlışları görüp, bu tecrübeyle tavsiye niteliğinde uyarılarım olması çok normal. 

Kimsenin hayatına karışmıyoruz ama şu anda ekrana çıkıyorsan artık 90'larda değiliz. Belli standartlara uymak zorundasın. Uyaranı da bir zahmet özgürlük üzerinden eleştirmeyin artık. Bizler yanlışları söyleyeceğiz ki medya sektöründeki kalite standartları korunabilsin. Sunucuysan, seçtiğin meslek bazı özgürlükleri kısıtlar. Bir futbolcu Galatasaray maçına Fenerbahçe formasıyla çıkabilir mi? Her işin bir kuralı var. Televizyonculuğun da yazılı ve yazılı olmayan ''ETİK'' dediğimiz kuralları var. Kıyafetini ve sosyal medyadaki imajını mesleğine göre şekillendirmek mecburiyetindesin. ''Yok ben değilim'' diyenlerden misin? Sonuçları gördüğünüz gibi oluyor! Mesleğini yapmak isteyen ile farklı amaç güdeni hepimiz ayırt edebiliyoruz. 

Bizler piyasada dönen her şeyi biliriz. Bir yerden duymamıza da gerek yok. Ekrandaki duruşuna bakmamız yeterli. Çünkü kamera nerede duruyor, neden o kamera hareketi yapıldı, spiker neden o perspektiften poz veriyor, rejide o anda yönetmen neler konuşuyor, hepsini biliyor ve anlıyoruz. Ekrandaki duruş biçimleri ve kameranın hangi açıdan çekeceği bile planlı oluyor. Sektörden arkadaşlarımızla kendi aramızda sohbet ederken hepimiz kimin ne mal olduğunu çok iyi biliriz de, bunu yazıya dökmeye kalkınca delillendirmek gerektiği için haberleştiremeyiz. 

Kadın spikerlerin kıyafetleri olay olduğu için televizyonculuk etik ilkelerini göz önünde bulundurarak bunları anlattım. Dünyada sadece Türkiye'de ve Meksika, Şili, Kolombiya vb. bir kaç ülkede vücutlarıyla izleyici çekmek için uç nokta kıyafetler tercih ediliyor. Latin ülkelerinde haber değil, hava durumu sunucuları ve bazı eksik bilgili spor spikerleri vücut sergilemesi yapıyor. Türkiye'de ise en ciddiyet gerektiren ana haberde bile spa merkezinden canlı yayın gibi bülten sunuyorlar. Hiç isim vermeme gerek yok. Herkes biliyor zaten. 

Son bir bilgi, testler açısından yasaklı maddenin vücutta kalma süresinde ilk 3 gün önemli. Genellikle parti zamanı olarak ''Cumartesi-Pazar'' günleri yapılan operasyonda Salı gününe kadar test pozitif çıkabilir. Fakat ''Perşembe'' günü operasyon yaparsanız yasaklı madde bulma ihtimali azalır. Dikkatimi çektiği için söylüyorum, yapılan operasyonlar hafta içi olduğu için net sonuç vermeyebilir. Hafta sonu operasyonlarını doğru bir strateji olarak görüyorum. Medyada temizlik operasyonunu sonuna kadar destekliyorum. Temiz bir sayfa açılsın ki sektörde temiz iş yapanlar devreye girsin. 

SPİKERLERE YASAKLI MADDE İÇİN GÖZALTI 


Yasaklı madde sebebiyle televizyon spikerleri Ela Rümeysa Cebeci ve Meltem Acet gözaltına alınmış, Hande Sarıoğlu ise ifadeye çağrılmıştı. Mehmet A. Ersoy da operasyonda gözaltına alındığı sırada TMSF tarafından televizyondaki görevine de son verildi. Bir sosyal medya içerik üreticisine yapılan operasyonda, telefonundaki bilgilerinin deşifre edilmesiyle yasaklı madde sebebiyle bazı isimler gözaltına alındı. Şüphelinin kendi rızasıyla teslim ettiği telefondaki yazışmaları, yasaklı madde temini ve ticaretiyle bağlantılı geniş iletişim ağını ortaya çıkardı. 

Operasyon sonrası testlerde spiker Meltem Acet temiz çıkarken, Ela Rümeysa Cebeci'de k.kain ve e.rar çıkınca tutuklandı ve Mehmet A. Ersoy'un testlerinde de yasaklı madde çıkınca diğer suçlamalarla birlikte tutuklandı. Telefon incelemelerinde videolar, yazışmalar, fotoğraflar bu olayı skandala döndürdü. Türkiye gündemine oturan bu olayla birlikte internette bir kaç spikerin daha ismi benzer sebeplerle ortaya atılmaya başlandı. 

Halen operasyonlar sürdüğü için bu konuda şimdilik detaylı yorum yapmıyorum. Olaylarda adı geçenlerden bağımsız olarak küçük bir bilgi vereyim. 33 yıldır bu sektörde aktif yer alan birisi olarak, ''Bu gözler neler gördü neler'' ama ispatlanamayacak şeylerin konusu yapılamıyor. Camiada sapkınlıkların artarak devam ettiğini gözlemliyorum ve bazen de yazılarımda eleştirdiğimi bilirsiniz. Televizyonlarda yönetmenler, kameramanlar ve sesçiler kara kutu gibidir. Her şeyi duyup görürler. 30 yıl önce de özel müşterili isimsiz gizli mekanlar vardı, şimdi daha fazlası vardır. Sosyal medya etkisiyle vatandaşlar yeni duydular ama bizim sektörde herkes neler döndüğünü bilir. Sizler için şaşırtıcı olan bu tür olaylar, bizler için çok bilindik. Medya ve Sanat camiasına operasyonların devamının gelmesi bekleniyor. 


(Yeni gelişmelerde haberimiz güncellenir. @fortunaTV sosyal medya hesaplarımızı takip et, haberi ilk duyan sen ol)  

HABER: Fortuna Zafer 
FortunaTV'deki TÜM YAZILARI İÇİN BURAYA TIKLA. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Düzgün dille ve itham hakaret içermeyen yorumlarınız, editör onayından sonra yayınlanmaktadır. www.FortunaTV.com

🛍️ FORTUNA WORK


🏧 REKLAMLAR