📺 MEDYA HABER

[tv][bsummary]

▶️ FTV ORİJİNAL ⁴к

[FTV Orijinal][bsummary]

🎬 FİLMOGRAFİ

[Filmografi][bsummary]

⭐ MAGAZİN

[magazin][bsummary]

💎 MODERNİZE

[modernize][bsummary]

🏆 SPOR

[Spor][bsummary]

⏳ AKTÜEL

[Bilgisel][bsummary]

🎤 RÖPORTAJ

[röportaj][twocolumns]

⚙️ TEKNOLOJİ

[teknoloji][bsummary]

⚠️ ALARM

[Alarm][bigposts]

PROFESYONEL ALT VE AMATÖR LİGE REVİZYON

Kulüplerimiz ve yöneticilerimiz ''Bizim çocuklar oynasın'' yalanından vazgeçsinler artık. Sözde bizim çocukları düşünüyormuş gibi görünen ama özde para göz olan ne kadar adam varsa hepsinden duyduğum ilk söz bu oluyor. Paragöz diyorum çünkü yerli futbolcuyu sindirmek ve parasını vermeden oynatmak çok kolay. Asıl mesele bu! Yabancı futbolcuya bunu yapamazlar. Çünkü anında UEFA-FIFA'ya şikayet ederler ve ceza gelir. Yerli futbolcuyu, ''Futbol hayatını bitiririm. Transferine engel olurum. Maç sattı derim'' diyerek boynu bükük gönderebiliyorlar. Tüm kulüp yöneticileri birbirini tanıdığı için transferde iletişim kuruyorlar ve futbolcuyu kötüleyerek gerçekten futbol hayatını bitirebiliyorlar. 

Benim çok iyi bir futbolcum da geçmişte sırf alacaklarını talep etti diye benzer sıkıntılar yaşadı. Hatta transferde kesin anlaştığımız ve idmanlara çıkmaya başladığı son 2-3 takımdan sorgusuz sualsiz gönderdiklerinde anlam verememiştik. Son oynadığı kulübün kötü referans olduğunu tahmin ederek yönetimi aradım ve bana bizzat, ''Son maçta topu ıskaladı gol yedik. Maç sattı. Parasını almak için TTF'ye bizi şikayet etmiş. O artık hiç bir yerde oynayamaz'' dediler. İftira atmak ne kadar basit değil mi? Sırf parasını istedi diye bunlar yapıldı. Efsane kadro denilen köklü bir Süper Lig kulübünün altyapısında yetişen ve takım arkadaşlarının tümü büyük takımlarda oynayan ve Avrupa'ya da transfer olan o genç, 25 yaşında futbolu bıraktı. Bu örneği verme sebebim, yerli futbolculara neler yapılıyor anlayın. 

Yani, ''Bizim çocuklar oynasın'' hikayesine karnımız tok. İşte bu yüzden yerli futbolcuları öne sürerek yabancı futbolcuya karşı çıkıyorlar. Yani mesele bizim çocuklar değil. Bunun doğruluğunu herhangi bir yerli futbolcuya jübile sonrasında sorarak anlayabilirsiniz. Fortuna 11 Futbolcu Temsilciliği olarak Dünyanın her yerinden yüzlerce kulüple ve futbol profesyonelleriyle iletişim kurduğum için piyasa neler oluyor biliyorum. 

Yabancı oyuncu kısıtlamasını destekleyen bazı kulüplerin masumane sebepleri olanları da var. Ne kadar çok yabancı gelirse, 4 büyükler parayı basıp o kadar çok kaliteli yabancı transferi yapar. Böylece Anadolu takımları ile dört büyükler arasındaki kadro farkı daha fazla açılır. Çünkü Anadolu kulüplerinin yıldızları transfer etmesi mümkün değil. Fakat dünyanın her yerinde bu iş böyle yürüyor. Anadolu kulüpleri hiç kimsenin aklına gelmeyecek kaliteli futbolcuları bulup transfer etmeli. Satıştan ise para kazanmalı. Yani şampiyonluğa oynayan kulüplerin dikkatini çekecek futbolcuları vitrine çıkarmalılar. Başka türlü mücadele şansı kalmıyor. Yetenekli futbolcuları araştırıp bulup transfer edeceksin. Yabancı futbolcu serbestliği Anadolu kulüpleri için de kazanç kapısı aslında. Doğru değerlendirmek lazım. 

Dünyanın her yerinde alt ligler de dahil olmak üzere yabancı futbolcu serbestliğinin avantajı yaşanıyor. Almanya başta olmak üzere Türklerin yoğun yaşadığı ülkelerde de futbolcularımız çift pasaportla yerli statüsünde oynuyorlar. Almanya'da benim de iki futbolcumun forma giydiği ve tüm takımı Brezilyalılardan kurulu kulüpleri bile var. Türkiye'de ise Mesut Özil ve Yusuf Demir'e yabancı statüsü veriliyor. Adı sanı Türk, aileleri, memleketleri, her şeyi Türk bu adamların. Hiç birine ''Sen Türk değilsin'' diyemezsin. Futbol bir eğlence aracıdır ve dünyanın en çok parasının döndüğü ticari bir endüstridir. Orduya katılmıyorsun, doğup yaşadığı başka ülkenin Milli Formasını giymesi onları bu milletten koparamaz. Ben olsam dünyaları verseler Türk Milli Takımı haricinde hiç birini kabul etmezdim. Fakat bizler yurtdışında doğmadık. Orada doğanların ortamlarını ve çevre faktörünü bilmiyoruz. Şartlarımız aynı değil. ''Profesyonel'' futbola bakış açısından bu sadece bir tercihtir. Onları yabancılaştırmayalım. 

Türkiye futbolu için Türkiye'de yabancı yasağı hiç bir lig kategorisinde kesinlikle olmamalı. Yabancı futbolcuları da kulüplerimiz yetiştirip yurt dışına satarak gelir elde edebilmeli. Bu çok önemli bir para kaynağı. Avrupa ülkelerinin alt seviye liglerinde bile yabancı futbolcu satıp para kazanıyor kulüpler. Bizde ise ilk 4 sıraya mücadele eden takımlarımız ünlü yıldızları transfer ederek diğer takımlarla arasındaki farkı açtıkça, alttaki takımların yöneticileri güç dengesi kurmak için ''yabancı kısıtlamasını destekliyor.'' Bu o kadar yanlış bir düşünce ki ırkçılıkla eş değer. 


BİZ YABANCI KURALI BEKLERKEN 25 YAŞ ÜSTÜNÜ AMATÖRE GİDİYOR 

Avrupa'da 4-5. Liglerde bile yabancı futbolcular oynayabilirken, bizde Süper Lig için kısıtlamadan bahsetmek futbolumuza en büyük kötülüktür. Global dünyada artık hiç bir sektörde yerli-yabancı kısıtlamasının konuşulması mümkün değil. Ticarette bir çok yabancı marka Türkiye'de üretim yaparak ''Yerli üretim'' logosuyla iş yapıyorken ''Yabancı kısıtlaması'' getirip hepsinin kapı dışarı edilmesinin konuşulmasının ekonomi açısından mümkün olmadığı gibi, futbolumuzda da kısıtlanması konuşulamaz. 

Biz, ''Yabancı sınırı kesinlikle olmamalı'' derken, TFF skandal bir kararla 25 yaş üstü yerli futbolcuları alt liglerde kısıtlayarak amatöre gitmeye mecbur bıraktı. Aşağıda detayları ve formülü anlattım. Mesela yabancı kısıtlamasında amaç genç yerliyi teşvik ise, kanuna kurala uygun biçimde Süper Lig'te kulübede en az 1 tane 20 yaş altı futbolcu bulundurma ve sezonda en az 4 maç oynama mecburiyeti getirirse bakın nasıl yıldızlar çıkıyor piyasaya! Fakat hangi maçta oynatacağına teknik direktör karar vermeli. Yani ''ilk 11 oynama mecburiyeti'' çok yanlış bir kural. Bu durumda hak etmese bile yerli adama sürekli forma vermek zorunda kalınır. Sırf yerli olduğu için bir avantaj verilmesi adaletsiz bir uygulama olur. 

Yabancı futbolcuların gelmesiyle yerliler şans bulamaz zannedilse de ben tam tersini düşünüyorum. ''Bu adam amatörde bile oynayamaz'' dediğiniz bir sürü yerli futbolcu, yabancı kısıtlaması sebebiyle türedi. Halbuki yabancı serbest olsa ''sadece iyi olan yerlilerin formayı kapma şansı'' ortaya çıkacağı için yerliler daha fazla çalışıp kazanmak için mücadele edecektir. Yerli futbolcularımızın da profesyonel düşünce bazında çok eksikleri var. Yetenek var ama akıllı ve bilgili de olmak lazım. 25 yaş üstü tam olgun futbol çağında alt liglerdeki futbolculara sınırlandırma getirerek amatöre yönlendirmek futbol tarihinin en büyük skandalıdır. Şimdi buna denebilir ki? 25 yaşın üstündeki adamı hangi akla hizmet amatöre gönderiyorsunuz, bunun bir açıklaması olmaz. Gerçekten izahı olmayan bir kural. 

TFF'nin asıl yapması gereken lig statülerini değiştirmek olmalıydı. Şu play-off yükselme işini de bırakın artık. Belçika değil burası. Şampiyonluk hesabı yapmayan bir sürü orta sıra kulüp var. En büyük hesapları ligi 6. bitirip play-off oynamak. Bazıları da sadece düşememek ve 10. sıralarda bitirmek derdindeler. Play-off sporun şampiyonluk amaçlı yarışmacı ruhuna ihanettir. Ligi 10 mağlubiyetle 6. sırada bitiren takım playoff maçlarında 3 tane kazanıp üst lige çıkıyor. Olmaz öyle şey! Play-out ise lig boyunca talihsizler yaşamış veya toparlanamamış takımların ligde kalması için ''Son Şans Vermek'' adına güzel bir uygulama olur. Son 6 takım playout oynayabilir. Futbolda adalet böyle yerini bulur. Aksi halde sezonun ortasında maç satıldığına dair şüpheleri ve tiyatroları izlemeye devam ederiz. Buyurun sizin için hazırladım liglerimizdeki formülü: 


PROFESYONEL VE AMATÖR LİG STATÜLERİNDE REVİZYON GEREKİR 

Gençleri kazanırken, yetişmiş futbolcuyu da kaybetmeden, yabancı yerli uyumunu sağlayarak Türkiye'de futbolumuzun gelişmesi ve kulüplerimizin kazanç sağlaması için profesyonel ve amatör liglerin nasıl bir statüye geçmesi gerektiğini kısaca anlatayım. Türkiye'de 4 profesyonel, 1 yarı profesyonel, 2 amatör ve toplamda 7 ligden oluşan yeni statü önerimi sunuyorum. Kadroların 24 kişilik olduğu hesabına göre: 

TFF PROFESYONEL LİGLER 

0. SÜPER LİG: Yabancı sınırsız. İlk 16'da 1 adet U20 yerli. 

1. LİG: Yabancı sınırsız. 4 adet U24 yabancı + 3 adet U24 yerli. 

2. LİG: Yabancı 6 adet U22 (Milli en az 1 kez) + 4 adet U24 yerli. 

3. LİG: Yabancı 4 adet U20 + 5 adet U24 yerli. 

4. LİG: Yabancı 3 adet U20 + 6 adet U24 yerli. (BAL, 4.Lig olur) 

YARI PROFESYONEL / AMATÖR 
5. ULUSAL LİG: 3 yabancı U20. (Profesyonele yükselme ligi) 

AMATÖR LİGLER 
6. BÖLGESEL AMATÖR LİG: 4 adet U20. (SAL birleşir) 
7. YEREL AMATÖR LİG: 6 adet U22. (1./2. Amatör birleşir) 

Dünya futbolunda parmakla gösterilen yetiştirici ülkelerin alt liglerinde ''yabancı sınırı yok.'' Yerliyi de yabancıyı da kendileri yetiştirip satıyor. Türkiye'de ise Süper Lig için yabancı sınırı konuşuluyor. Halbuki alt liglerimizde bile yabancı sınırı olmamalı ve üst liglere yetiştirici olmalılar ki kulüplerimiz yurtdışına futbolcu satıp kazanç elde edebilsin. ''Türk Devletleri için de yerli statüye geçilirse büyük bir pazar oluşur'' demiştik. bunu denediler ama yanlış uygulandığı için başarısız oldular. 

Yabancı futbolcu kuralıyla forma rekabetinin önü açılsın. İyi olan formayı kapar. Binlerce vasat yerli profesyonel lisanslı futbolcun olacağına, yüz tane harika yerli oyuncun olur ve hem Milli Takım hem de kulüpler ihya olurlar. 
(fortuna Zafer / Fortuna 11 Futbolcu Temsilciliği) 

1 yorum:

  1. Dejan Bajic resmi futbol sayfası: http://www.altinkarma.com/2020/08/dejan-bajic-rb-rw-sagbek.html

    YanıtlaSil

Düzgün dille ve itham hakaret içermeyen yorumlarınız, editör onayından sonra yayınlanmaktadır. www.fortunaTV.com

🛍️ FORTUNA WORK


🏧 REKLAMLAR