KÖŞE YAZARIMIZ BAŞAK ÖZEL VEFAT ETTİ

Köşe yazılarıyla fortunaTV'ye renk katan değerli oyuncu Başak Özel (51) vefat etti. Fazla bilgi vermeyi düşünmüyordum ama diğer haber kaynaklarının hepsi tek tip bilgi paylaştığı için, biz yine farklı pencereden bazı detayları anlatma ihtiyacı hissettik. Başak Özel, 2016'da ilk köşe yazısına başlayacağı dönemde bazı sağlık sorunları olduğunu bana söylemişti. Zaten o günkü konuşmamıza istinaden destek olmak adına köşe yazılarını yayınladık. 

İlk telefon görüşmemizde özet olarak; ''Zafer Bey yazılarınızı takip ediyorum. Sektörümüze çok katkınız var. Bu sektörde düzgün insanlara iş yaptırmıyorlar. İş sıkıntılarından yana çok üzgünüm. Sağlık sorunlarım da var'' diyerek (fazla detaya girmiyorum) üzgün bir konuşmayla ilk tanışmamız olmuştu. Ben de kendisine destek olmak için; ''O halde sektördeki sıkıntıları fortuna TV'de köşe yazısıyla dile getirebilirsiniz. Rahatça içinizi dökün yazılarınızda. Hem size moral olur hem de bizi bütün sektör takip ettiği için iş teklifleri de almanıza yardımcı oluruz'' diyerek köşe yazılarını başlatmıştık. (Kendi kaleminden oyunculukla ilgili sorunları dile getirdiği yazısı alttadır.) 

İlerleyen zamanda değerli dostumuza ait Tiyatro Kale sahnesinde rol almaya başlamıştı. Başak Özel kardeşimizin vefat haberini de Kayhan Kaban'dan aldık ve çok üzüldük. Ölüm nedeni açıklanmadığı için (belki de bilinmesi istenmiyordur) biz de detaylara girmiyoruz. Bir çok film, dizi ve tiyatroda sahne alan Başak Özel'in cenazesi 21 Eylül 2022 öğle namazına müteakip Feriköy'de defnedildi. Değerli dostumuza Allah'tan rahmet, ailesi ve sevenlerine baş sağlığı dileriz. (fortuna Zafer) 

Başak Özel'in fortunaTV'deki YAZILARINI BU BAŞLIK ALTINDA TOPLADIK 

SEKTÖRE KÜSMEDEN OYUNCU OLABİLMEK: BAŞAK ÖZEL 

Aslında oyuncular sanıldığı kadar kalabalık değildi. Sektörün beslediği insan sayısı muhakkak. Fakat ''Oyuncu'' olarak nitelendirebileceğimiz insan sayısı düşünüldüğünün çok altında. Televizyon hayatının vazgeçilmezlerinden olan magazin, bu sayının kalabalık olduğu algısını oluşturuyor. İçeriği sebebiyle, işi yeni malzeme bulmak olan magazinin çok sayıda figüre ihtiyacı olduğu bir gerçek. Böylece hayatlarımıza tanımadığımız bilmediğimiz nice figür giriyor. Gayet sıradan, gayet özelliksiz… 

Evet, bu kısa süreli bir beraberlik. Bir süre sonra sistem bu insanları içinde eritiyor. Yeni insanlar, eriyen insanların yerine atılıyor. Zalimce görünse de durum tam olarak bu! Bu sebeple yer değiştiren bir sürü insanla karşılaşıyoruz. Bu yeni insanlar var oldukları dönem içinde, bazen ciddi sayılabilecek projeler içinde bulunabiliyorlar. Fakat, bu sadece popülasyon döneminde gerçekleşiyor. Sonra, eski düzene hızlı bir geçiş yaşanıyor ve kısa zamanda yapılacak uzun işler kadrosu yerini alıyor. İşte tüm bunlar olup biterken, gerçek anlamda zarar gören bir kesim var. ''Oyuncular''… Sadece projelerle ''gerçekleşebilen'' bu kesim, sektöre küsmeden sırasını bekliyor. 

Fakat, yoksunluk duygusu zorluyor bu hayatları. Hem ekonomik hem manevi tatminsizlik, zaman zaman yanlış seçimler doğurabiliyor. İstemediğimiz, onaylamadığımız, yani kalibresi düşük işlerde iyi aktör ve aktrisleri görmemiz de bu yüzden. Kapitalist sistemin bir parçası olduğunu kabul ediyor ve ayakta kalabilmenin en önemli şey olduğuna karar veriyoruz. Yani kırıcı ve yıpratıcı aşamalardan sıkça geçiyor ''oyuncu''lar… Ne zaman ki; ''Alışık olduğumuz insanlar iyi projelerin içinde daim olurlar, işte o zaman kalifiye, kaliteli, birikimli oyuncular yeşermeye başlar. Ve, ne zaman ki yeşeren deneyimli oyuncular projelerde yer almaya başlar, o zaman, televizyonun sadece keyif veren değil, eğiten öğreten, nitelik kazandıran bir faktör olduğu gerçeğini de anlamak durumunda kalırız. İşte televizyonun gelişiminde devrim olacak günler, o günlerdir. 

Başak Özel 

NEREDE O ESKİ DİZİLER: BAŞAK ÖZEL 

Haftanın 1-2 gününde yayınlanan dizileri heyecanla beklediğimiz günleri çok geride bıraktık. Tek kanaldan çoklu ve ulusal kanallara geçmemizle birlikte, yayın saatlerini dolduracak programların başında diziler yer aldı. Her gün, her kanalda izleyebileceğiniz sayısız dizi var. Öyle ki, bir sezon içinde yayına giren ve yayından kalkan dizileri hesaplayacak olursak, 130 sayısına kolayca ulaşırsınız. Yayın saatinin ciddi bir dilimini ve ciddi bir izlenilirlik saatini işgal eden bu diziler, aslında hayatımızın neredeyse diğer yarısı. Diğer dünya ülkelerinde de aynı işleyişin yer aldığını düşünürsek , ''Seyir'' insanoğlunun en doğal güdüsü. Başka insanların başka hayatlarını izlemenin en cazip tarafı, kendi hayatlarımızdan biraz uzaklaşabilmek. Bizim olan yaşamın alışık olduğumuz rutininden çıkarak, başkalarının olan yaşamın sürprizlerine yolculuk yapmak. Ve hatta o hayatı takip etmek, öneriler üretmek ve bazen kendi sıkıntılarımıza dertlendiğimiz kadar dertlenmek… Başkalarının hikayelerine ortak olmak… Özdeşleştirmek… Empati kurmak…

Camın arkasındaki ''diğerleri'', aslında bizim tekrar tekrar yaşadıklarımızın bir sağlaması. 

BAŞAK ÖZEL