AYŞENUR ARSLAN HALK TV İLİŞKİSİ BİTTİ

Halk TV yayın hayatına başladığı günden beri skandal haberler, maaş krizleri ve tenkisatlarla dolu yıllar geçirdi. 2020 yılına yeni sahibi ve yenilenmiş stüdyoları ile başlamak için mesai harcayan kanalın içeriklerinde henüz bir değişiklik yok. Yani tam gaz skandallara devam ediyorlar. Sadece canlı yayınlarda değil, sosyal medya paylaşımlarıyla da skandallardan geri kalmıyorlar. 

''Halkın dini değerlerini aşağılayıcı karikatür'' paylaşan Enver Aysever için soruşturma açılırken, bir canlı yayın konuğu Şeyda Taluk ise virüs yorumu yaparken, ''En çok 65 yaş üstünü etkiliyor. AKP seçmeni de bu yaş grubu'' diyerek, ''Ölseler de kurtulsak'' dercesine yorumlarda bulundu. Başka bir yayında, ''Türkiye işgalci'' dedikleri için ceza yediler. Son olarak da, ''Türkiye'ye sömürgeci iması yapıldı.'' Televizyonun bu derece uç noktalara gitmesinin sebebi tamamen siyasi görüşlerini ekrana bel altından vermeleri. Ayşenur Arslan'ın teröristleri neredeyse haklı çıkarmaya çalışır gibi yorumlar yapması sonrası göz altına alındı ve Halk TV ile yolları ayrıldı. 

CHP İLE HALK TV İLİŞKİSİ BİTTİ

Televizyonculuk esaslarını uygulamak yerine siyasi parti binası gibi yönetilen her tv kanalına yaptığım eleştiriyi Halk TV için de yapıyorum. Ben duruma televizyonculuk penceresinden bakıyorum. Halk TV'nin aynı hatasını TV5 de yıllardır yapmaya devam ediyor. ''Kendin söyle, kendin dinle'' derler ya, işte öyle bir yayın oluyor haliyle. CHP'nin paylaştığı, ''HALK TV ile bütün ilişkimiz bitmiştir'' açıklaması da kanalda bir şeyleri değiştirmez. Yollarına başka bir partiyle devam ederler. 

YANDAŞ KANAL CANDAŞ KANAL 

Eski çalışanların kanalla ilgili sosyal medyada paylaştıkları videolar ve iddialar, size ''Eyvah eyvah'' dedirtir ama biz zaten bunları biliyor ve sizlere anlattığımız zaman ''Yandaş Candaş'' yakıştırmaları yapanlar oluyordu. Anlaşılması gereken şu ki, mesele kesinlikle muhalif olunup olunmaması değil, mesele televizyonculuk değil de bir partinin sesi olmaya çalışmak. Biz bu yüzden eleştiriyoruz ama biliyoruz ki gelişmeyecekler, bu işler vizyon meselesi. 

HALK TV'NİN YENİ BİNASINDAN İLK GÖRÜNTÜ 

''Televizyon Kanalı'' deyince daha programlı bir yayın ya da bir haber kanalı olması bekleniyor ama ''partinin sesi'' olmayı tercih ediyorlar. Kanal yönetimlerini televizyonculara değil de gazetecilere verdikleri için duvara tosluyorlar. Onlar zaten haber yapmıyor, sadece yorumluyorlar. Yani Haber Kanalı değil, Yorum Kanalı oldular. O kadar derinlemesine siyasi kanal halindeler ki Halk TV'nin 7 Milyonluk yeni binasındaki çalışmaları CHP Milletvekilleri yerinde takip edip incelemelerde bulunuyor ve fotoğraflar paylaşıyorlar. A Haber binasındaki çalışmaları AKP milletvekili paylaşsa ortalık yıkılır. Hemen ''Yandaş Kanal'' denir ama mesele muhalif kanal olunca kimse ''Noluyor'' demiyor. Ben muhalif televizyonlara da ''Candaş Kanal'' diyorum. İkisinin de sakıncası yok ama televizyonculuğa ters. 

Genel olarak televizyon dünyası için yeri gelmişken söyleyeyim, bu tür yayın yapan kanalların hepsinde tipik iç krizler bitmek bilmez. İzleyiciye pek hissettirilmez ama sektördekiler bilir. Kanal yöneticileri ve vitrin isimler tıkır tıkır iyi maaşlar alırken, emekçiler zam alamaz ve maaşları hep geciktirilir. Bu tür kanallar, ''Muhalefet yapıyoruz'' kafasıyla her ağızlarını açtıklarında devlet yönetimini eleştirir ama kendileri bir televizyon kanalını yönetmekten aciz kalır. Yani küçük kanalını yönetemeyen adamlar, ülkeyi yönetme iddiasında haber yaparlar. Kanal ismi vermeye gerek olmaksızın bu eleştirime göre aklınıza gelen televizyonları şöyle bir gezinin. Hepsinin birbiriyle aynı olduğunu göreceksiniz. 

Halk TV konusuna dönecek olursak, uzun bir süre Halk TV'nin başında hemşerim Aslı Ataman Baykal vardı. Okul yıllarımızda Antalya'daki evlerinin önünde oyun oynadıkları günleri hatırlıyorum. Fakat televizyonculuk ''oyuna gelmez'' dikkat etmek lazım. Halk TV'yi standart bir haber kanalı ya da programlı yayın yapan bir televizyon haline getirmesi gerektiğini düşünüyordum. Parti binası yönetir gibi değil de, gerçek bir televizyon kanalı gibi yönetilmesi gerekiyordu ama yine aynı tempo devam edildi. 

Bugüne kadar televizyonculuk adına eksik yapılan her şeyin ekrana yansıdığını unutmamak lazım. Ekran görselleri, grafikler ve dekor kesinlikle yenilenmeli. Biz her kanala tecrübelerimizi tavsiye niteliğinde yansıtıyoruz ama biliyoruz ki çoğunluğu kendi bildiğini okuyor. Halk TV'de de 2020'nin ilk aylarına kadar hiç bir olumlu değişim göremedik. Sonra yeni stüdyolarını tanıtan bir video yayınladılar. İçerikte, ''Türkiye'nin en modern stüdyoları'' diye bir cümle geçiyor ama hiç stüdyo görmesek inanır mıyız bilemedim. 

HALK TV'DE TRANSFER KAOSU SÜRÜYOR 

İBB'nin desteğiyle olduğu konuşulan, İsmail Küçükkaya'nın astronomik rakamlarla Halk TV'ye transferi, kanalda kazan kaynatmıştı. İstifalar gün yüzüne çıktı. Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş da kanaldan istifa etti. Tele1 TV Program Koordinatörü Selin Yurdakul Şahin, ''Halk TV'de işe başlamak için Murat Ongun ile görüşme yapmayı nasıl açıklarsınız? İfşa edeceğiz ve izin vermeyeceğiz.'' paylaşımı yaptı ve sonra silmesine rağmen sözlerinin arkasında olduğunu dile getirdi. 

Son günlerde Halk TV'den istifalar konuşulurken, bir yandan yazar Nihat Genç'in, Halk TV'nin gizli sahibinin 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül olduğunu öne sürmesi de halen akıllarda. "Halk TV patronu kimdir? Derine indiğimizde aldığımız tek bir cevap var: Chatham House ve Abdullah Gül!" diyen Genç, muhalif kanalın büyük bir projenin parçası olduğunu belirtti. Özlem Gürses ve Emin Çapa'yla yollar ayrılınca kulislerde, Ahmet Davutoğlu'nun Halk TV'de söz sahibi olduğu iddia edildi. Farkında mısınız bir televizyon kanalından bahsediyoruz ama isimler hep siyasetçi! Burası bir televizyon mu, yoksa parti binası mı? (Yeni gelişmelerde yazımız güncellenir) 

HALK TV SATILDI 

Halk TV'nin başına, Deniz Baykal'ın kızı Aslı Ataman Baykal ve oğlu Alican Erkılıç geçti. 1 Nisan 2019'dan itibaren kanalda tenkisat başladı. Avukatlar aracılığıyla 6 kişinin işine son verildiği açıklandı. Hemen ardından Uğur Dündar; ''Halk Televizyonu'nu bugünlere getiren ekipten Lale Özcan Arslan, Semra Topçu, Rahmi Aygün, Barış Yarkadaş, Atakan Gültekin ve Gökhan Demirel'in işine son verilmiş! Bu haksızlığa karşı çıkıyor ve 6 yıldır tek kuruş almadan program yaptığım Halk TV'den ayrılıyorum'' açıklaması yaparak yolunu ayırdı. Bu açıklamanın ardından ise İrfan Değirmenci; ''Bu akşamdan itibaren Halk TV Ana Haber Bülteni bana emanet'' açıklaması yaparak yeni kanalıyla anlaştığını duyurdu. Ardından Genel Yayın Yönetmeni dahil 5 kişi daha işten çıkarıldı. 

Muhalif olmayan kanallardaki her hareketi ''tenkisat'' diye duyuran muhalif medya siteleri, açıkça bir tenkisat yapıldığı görülen Halk TV için, ''tenkisat'' yerine ''değişim'' demeyi tercih etti. Bu tür konuları, ''objektif bakamama hastalığı'' sebebiyle radardan kaçırıyorlar her seferinde! Halbuki, Uğur Dündar da kanalla yollarını ''tenkisat'' yapıldığı gerekçesiyle ayırmıştı. Yine muhalif haber sitelerinin görmezden geldiği ama televizyon camiasının gündeminden maaş krizleriyle hiç düşmeyen Halk TV'nin eski çalışanlarının ''Maaş krizlerini ve kanaldaki olumsuzlukları anlattıkları web siteleri de göze çarpıyor.'' 



Kanalın satılık durumda olduğu konuşulurken Baykal ailesinin, siyasi gelecek planlarına en büyük desteğin Halk TV'den olacağını bildiği için, kanalı elden çıkartmak konusunda pek niyetli olmadıkları düşünülüyordu. Buna bağlı olarak, ''FOX TV eski Ankara Temsilcisi Sedat Bozkurt, Halk TV Genel Yayın Yönetmeni oldu ve kanalı Ankara'dan yönetecek'' şeklindeki haberlerin ardından 2020'nin ikinci haftasında Halk TV'nin, İngiltere'deki Türk iş adamı Cafer Mahiroğlu'na ''2 milyon Dolara satıldığı'' kulislere düştü. CHP'den bir çok ismin satışla ilgili tartışmalara sebep olduğu biliniyor. 



HALK TV KURULUŞ 
Halk TV, ''Halk Radyo Televizyon ve Yayıncılık A.Ş.'' olarak 10 Ocak 2005'de CHP ve Deniz Baykal'a yakın iş adamlarının girişimleriyle İstanbul'da kuruldu. Haber kanalı formatıyla saat başı bültenler ve siyasi tartışma programlarına yer vermektedir.